Empati belki sıkca kullandığımız bir kelime değil, daha çok sempatik, antipatik gibi terimler kullanırız, ama aynı şeyler değil. Elbette empati gücüne sahip olan bir insan size cok sempatik gelebilir, fakat empati gücüne sahip olan biri sizin sinirlerinizide bozabilir. Neden diye soracak olursaniz bunun aciklamasını empatinin insanın kendi üzerinde ve karşı tarafın üzerindeki etkilerini anlatarak yapmaya calışabiliriz.
Bir kitapdan esinlenerek bu konu hakkında makale sunmak istedim, cünkü kitabı okurken insan ilişkilerinde çesitli etkileşimlerin sebeblerini bulur gibi oldum. Hepsini kapsamasa bile bazılarının tarifi bu empati konusuyla mümkün diye düşünüyorum.
Öncelikle empatinin ne demek oldugunu bilmekte fayda var. Bir kaynağa göre empatinin tanimi şöyle yapilir: „Bir kişinin kendisini karşısındaki kişinin yerine koyarak olaylara onun bakış açısıyla bakması, o kişinin duygularını ve düşüncelerini doğru olarak anlaması, hissetmesi ve bu durumu ona iletmesi sürecine “empati”adı verilir.“
Buraya kadar tamam fakat empati gücünün karşındaki kişinin olumsuz düsüncelerini, olumsuz halet-i ruhunu benimsemeye yönelik olduğunuda biliyormuydunuz?
Simdi karşımızda birbirinden farkli iki tanım duruyor. Empati sahibi olan kişi bir yandan dostane yaklaşan, iyi bir dinleyici iken, öte yandan karşı tarafın olumsuz halet-i ruhunu benimseyip bunu ona tekrar geri iade eden bir güce sahip oluyor.
Simdi bu empati nedir tam olarak diyorsaniz, bir kac misal verelim:
Empati 1. örnek:
Bir arkadaşınız size geliyor ve moreli cok bozuk. Size içini döküyor, bir sürü olumsuz sey anlatıyor, içi iyice kararmis. Siz eğer olumsuz empati sahibiyseniz, onu dinlerken ayni halet-i ruha bürünürsünüz ve bunu ona hissettirirsiniz. Karsinizdaki kişi iyice bunalır, rahatlamak isterken dahada içi kararır. Size karşi antipatik duygular besler o anda, ama bilmezki, siz sadece onun duygularinin aynasısınız.
Empati 2. örnek:
Bir arkadaşınız sürekli size geliyor birseyler anlatıyor ve rahatlamak amaciyla olumlu olumsuz herşeyini sizinle paylasiyor. Bunun genelde sebebi sudur: siz çok iyi bir dinleyici olmakla beraber onun sevincini cok güzel bir sekilde paylasiyor, ama üzüntüsünüde giderebiliyorsunuz, cünkü onu her iki konuda da cok iyi anliyorsunuz. Üzüntüsünü anliyorsunuz ama o üzüntüyü siz benimsemiyorsunuz, cünkü siz positif duygulu bir empati gücüne sahipsiniz. Hayata ve herseye gülümseyerek bakmasını öğrenmis veya içinde olumlu duygular içeren bir insan tipisinizdir.
Empati sahibimiyim degilmiyim diye kendi kendinize su anda soruyorsaniz, bir kac kriterler siralayalim, sizde ona göre kendinizi kategorize edebilirsiniz.
- Arkadaslarınızı dinliyormusunuz? Yoksa dinler gibimi yapıyorsunuz?
- Tercihiniz genelde dinlemekmi yoksa anlatmakmı?
- Biri birşey anlattığında olayı resimlerle görüntülüyormusunuz kafanızda?
- Dünyanın merkezinde kendinizi mi görüyorsunuz yoksa diğer insanların varlığını ve önemini hissediyormusunuz?
- Ben-merkezli bir insanmısınız, yani karşı taraf sözünü bitirsede sıra bana gelse diyormusunuz?
- Arkadaşınız bir şey anlatırken gözünün içine bakıyormusunuz yoksa başka şeylerlemi meşgulsünüz o konuşurken?
- Telefonda konuşurken konsantre oluyormusunuz yoksa yanı sıra atıyorum ütümü yapıyorsunuz?
- Biri birşey anlattığında onu kaç kere bölüyorsunuz, yada yorum yapmadan ne kadar dinleyebiliyorsunuz?
- Biri size acıklı bir şey anlattığında gözlerinizin dolduğu oldumu?
- Sinemada gülme krizine girip salonu terk etmek durumunda kaldınızmı?
Yukarıdaki kriterler listesini uzatmak mümkün. Cözümleme tamamen size ait.
Son maddeye ilişkin açıklama yapalım: salonda biri ötekine komik bir şey söylemiş olmalı, siz bunu duymasanız bile hissetmişsinizdir, kim bilir?
Şimdi gelelim empatinin çeşitlerine:
Arkadaşınız size bir sorununu anlatıyor ve siz onun duygu ve düşüncelerini dikkate almazsınız. Bunun yerine toplumsal bakış açısını göz önünde bulundurup bir şeyler söylersiniz. Belkide borca batan arkadaşınıza şu atasözünü söylersiniz: ayağını yorganına göre uzatmak lazım! Bu tür empati Genelleme yapanlar sınıfına girer.
Ve simdi düsünün ki biri size sorununu anlatıyor. Siz ise onu eleştiriyorsunuz, onun duygu ve düşüncelerine eğilmiyorsunuz. Ayrıca birde şunu yapıyorsunuz: senin derdinde dertmi, ben simdi sana benim başıma geleni anlatıym da dinle…bu şekilde karşı tarafın sorununu hafife almak vardır ve hep kendinden bahsetmek davranışı sergilenir. Bu ben merkezli bir empati yaklaşımıdır. Kimisini rahatlatabilir ama genel olarak sinir bozucudur benim kanaatimce, cünkü karşı tarafın sorununu küçümsemek anlamına gelebilir
Son olarak sen merkezli empati den bahsetmek istiyorum: farz edinki 3 çeşit arkadaşınız var. Herbirinin ırkı, dini, geleneği, prensipleri ve şartları farklı. Size sorunlarıyla gelen arkadaşınıza onun hayata bakış açısıyla bakarsınız. Kendinizi tamamen onun yerine koyarsınız. Örneğin bir yehova şahidi arkadaşınıza, neden doktora gıdip kan vermiyorsun yerine ‚evet, seni anlıyorum, dinin gereği kan vermek günah, istersen birlikte başka yollar düşünelim, dersiniz. 2.nci örnek: son derece hür yaşayan arkadaşınız veya bir komşunuz size bir sürü şey anlatır, aglar sızlar. Böyle birine siz akıl vermeye kalkışıp yanlış yaşama bicimin var, başına her ne geldiyse aşırı hür olmandan geliyor demek yerine şunu dediğiniz anda iş değişir: her ne yapıyorsan dikkat et kendine,hayatını yaşamak istiyorsun biliyorum, ama yeterki mutlu ol.
Akıl veren değilde tamamen anlayışlı kendini karşı tarafın yerine koyabilen, onun sorunlarına o anlık bile olsa bürünebilen kişi en nadir bulunan empati türünden olsa gerek. Bunu metod olarak uygulamak değilde tamamen otantık biçimde yaparsanız karşı taraf kendini ciddiye alınmış hisseder ve rahatlar.
Toparlayacak olursak genelleme yapanlar, ben.merkezli olanlar ve sen.merkezli ler arasında sonuncusu daha çok rağbet görmektedir. Ne varki en zor olanı odur, toplumda en az yaygınıda odur. Bir atasözüyle olayı cözmek, karşı tarafı yargılamak, akıl vermek, bilmişlik taslamak daha kolaydır.
Ve en başta tarif ettiğimiz gibi empati sahibi olumlunun yanında karşı tarafa olumsuz etkide yapabilir. Mutlu bi insanla karşılaşırken oda mutlu olur ve geri yansıtır, sorun olmaz ama mutsuz dert küpü bi insanda bunu ona yansıtınca işler karışır. Bu yüzden positif insanların yanında yer almak durumunda kalır, cünkü diğerlerine zarar verir hatta onlara oldukca itici gelir.
Peki siz hangi tür empati sahibisiniz?
-
User Ratings (1 Votes)
4.3